Son yıllarda yapılan araştırmalar, aşırı şeker tüketiminin sadece kilo artışına değil, ciddi karaciğer hasarına da neden olduğunu ortaya koyuyor. Özellikle fruktoz içeren şekerlerin, karaciğerde yağlanmaya yol açarak zamanla karaciğerin işlevlerini bozduğu belirtiliyor.
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Ayşe Demirtaş, “Şekerli içecekler, hazır gıdalar ve işlenmiş ürünlerdeki fruktoz, karaciğerde doğrudan yağ üretimini tetikliyor. Bu durum, alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanmasına neden oluyor” dedi.
Türkiye’de son 10 yılda karaciğer yağlanmasına bağlı hastalıkların görülme oranı neredeyse iki katına çıktı. Özellikle genç yaşta teşhis edilen vakalar artış gösteriyor. Prof. Dr. Demirtaş’a göre, karaciğer yağlanması uzun vadede siroza, hatta karaciğer kanserine dönüşebiliyor.
Uzmanlar, günlük şeker tüketiminin kadınlarda 25 gramı, erkeklerde ise 36 gramı geçmemesi gerektiğini vurguluyor. Ancak Türkiye’de kişi başı günlük ortalama şeker tüketimi 90 gramı aşıyor. Bu durum, toplumsal bir sağlık tehdidine dönüşmüş durumda.
Beslenme uzmanları ise çözüm olarak doğal beslenmeyi, su tüketimini artırmayı ve işlenmiş gıdalardan uzak durmayı öneriyor. Ayrıca çocukluk çağından itibaren sağlıklı beslenme alışkanlıklarının kazandırılması gerektiğinin altını çiziyorlar.
Bu tablo karşısında uzmanların ortak çağrısı şu: “Şeker masum değil. Sessiz bir katil gibi çalışıyor. Toplum olarak farkındalığımızı artırmalı ve şeker tüketimini ciddi şekilde sınırlandırmalıyız.”
kaynak : Merkez
Subscribe to get the latest posts sent to your email.